2 Aralık 2018 Pazar

DÜŞÜNCE VE GÖRÜŞ PENCEREMDEN SESLENİŞLER-27 SAMATYA KIYILARINDA YAPILMAK İSTENEN ‘DEV KURVAZİYER LİMAN PROJESİ’ ÜZERİNDEN ÜTOPİK(!) YAKLAŞIMDA DÜŞÜNCELER.

DÜŞÜNCE VE GÖRÜŞ PENCEREMDEN SESLENİŞLER-27
SAMATYA KIYILARINDA YAPILMAK İSTENEN
ÜZERİNDEN ÜTOPİK(!) YAKLAŞIMDA DÜŞÜNCELER

‘DEV KURVAZİYER LİMAN PROJESİ’

Prof. Dr. Mehmet Çubuk 
İstanbul / 02.12.2018 


Resim 1-2: Gazete Kupürü ve Maketi 


Gazetelerde yer alan haberlerden, İstanbul’da Yenikapı Dolgu Alanı batı ucundan Kazlı çeşme yönüne uzanan kıyı kesiminde, Dev Proje olarak bir KURVAZİYER LİMANI yapılacağı anlaşılmaktadır. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı’nın beyanından ve haber ekinde verilen bölgenin hava fotoğrafından anlaşıldığına göre YENİ KURVAZİYER LİMANI; Yenikapı Dolgu Alanının batı ucunda (Samatya 
kıyılarındaki tarihi kale kalıntısının önünde, balıkçı barınağı da içeren) küçük koydan itibaren batıya uzanan kıyı boyunca yeni dolgu alanlar yapılarak gerçekleştirilecektir. Bakan bu Dev Projenin, İstanbul’u deniz destinasyonları için önemli bir HUB (başlangıç )noktası haline getireceğini belirtmiştir. Açıklamalardan da kapasitenin; 2 yanaşma yeri, 8 kurvaziyer gemi için 3 Km. Rıhtım,30.000 M2 alana sahip yolcu salonu ve ayrıca 500 yat kapasiteli deniz terminali olduğu anlaşılmaktadır. 


YENİ KURVAZİYER LİMANI, Akdeniz’in en iyi limanları arasında olan Antalya ve Kuşadası limanlarından daha donanımlı-daha büyük ve belki Akdeniz’de Barselona, Lizbon ve Venedik Limanlarından sonra da, büyük gemiler için önemli KURVAZİYER KAPISI olacaktır. Bir Mega proje olarak bu nitelikleriyle kurvaziyer limanı gerçekleştiğinde tıpkı, yeni İstanbul Havalimanı Projesinin tanıtımında olduğu gibi ülkenin övünç kaynağı olarak,‘Dünyanın en Modern Kurvaziyer Liman Tesisi’ şeklinde tanıtılacaktır. Bu Dev Projenin Yap-İşlet-Devret yöntemiyle açılacak ihalesini Uluslar arası Dev Kurvaziyer Firmaları merakla beklemektedir. 


Burada anımsayalım ki, İstanbul’da Salıpazarı rıhtımında halen bir Kurvaziyer Limanı inşaatı devam etmektedir. Yılan hikâyesine dönen ve tartışmalı bir süreç yaşandıktan sonra “Salıpazarı ambarları alan bütünü” için ihaleyi alan Firmanın hazırladığı ‘Galataport Projesi’nde; kafeler-restoranlar-mağazalar-büyük kapasitede otopark ile birlikte Kurvaziyer Limanı tesisleri bulunmaktadır. Sözleşmeye göre de bu tesisler, 2020 yılında tamamlanıp hizmete açılacaktır.
Ancak Bakanın açıklamasından, bu liman tesislerinin dev gemiler için yeterli olmadığı ve bu nedenle Samatya kıyılarında Dev Gemiler için yeni bir DEV LİMAN projesinin hayata geçirilmek istendiği anlaşılmaktadır…

Benim bu yazıyı yazma nedenim; bu Dev Proje girişimin, (Yenikapı dolgu alanı) ve (Maltepe dolgu alanı) ve halen üzerinde çalışılan (Kanal İstanbul projesi) gibi İRADÎ COĞRAFYA YARATILMASI TEMELİNDE bir proje olarak değerlendirmem olmuştur. Değerlendirme sonucu beni, bir dolgu alanı oluşum senaryosu üzerinden düşünce geliştirmeye ve paylaşmaya yönlendirmiştir.
Aslında Dev Proje ile ilgili herhangi bir detay bilgiye ulaşabilmiş değilim. Kuşkusuz Kurvaziyer Limanı ve Tesisleri projesi, Bakanlık tarafından hazırlanan planlar ve belirlenecek şartname koşullarında ihaleyi alan firma tarafından yapılacaktır. Herhalde bunu düşünmek yanlış olmayacaktır.
Varsayalım ki, bir senaryo olarak Dev Liman için Dolgu Alanı yaratılmasında iki yol izlenebilecektir:
-Birinci yol olarak Kıyının doldurulmasını; Yenikapı dolgu alanı batısından ve bu dolgu alanı hizasında olarak Samatya’dan Zeytinburnu yönünde Kazlı çeşmeye kadar 3 KM uzunlukta (Bakanın verdiği bilgilerden Kurvaziyer sayısı-rıhtım uzunluğu olarak) kıyının doldurulması şeklinde olacağını kabul edebiliriz. 




(3)(4)(5)Samatya kıyısında tarihi kale kalıntısı ve çevresi planı,kalıntı görselleri

-İkinci yol olarak Kıyının doldurulmasını; Samatya ‘dan itibaren batıya doğru devam eden kıyının, özelliklerinin de korunması amacıyla kıyıdan (en az 50 M.Genişlikte) bir kanal mesafesi bırakılarak, yaklaşık 200/250 M.Genişlikte ve 3 KM uzunlukta bir dolgu yapılacağını kabul edebiliriz. Bu durumda dolgularla 200 m/ 250 m X 3.000 m. boyutta bir YAPAY ADA oluşturulabileceği düşünülebilir. 



Böylece tahmini olarak 60-70 Ha. Büyüklüğünde( Yenikapı dolgu alanı 63,7 Ha.) bir yapay kara parçası ortaya çıkacaktır.( Bu ikinci yol dolgu senaryosu için, bu yazıya resimleri eklenen dünyanın en büyük, önemli yolcu limanı ve ana kalkışlı kurvaziyer liman olan, 51 Ha. Alana sahip Miami Kurvaziyer Limanı ve Tesisleri örnek alınmıştır.)




Şekil (7)(8)(9) Miami kurvaziyer limanından görseller

Ben düşüncelerimi bu ikinci yol üzerinde geliştirdim.
Dev Projenin uygulanması, yukarıda belirttiğim, ister birinci, ister ikinci yol şeklinde olsun, Yeni Liman Alanı konumu (yer seçimi) ile, şehircilik ilkeleri ve esasları açısından incelendiğinde önemli sorunlar yaratacaktır. Samatya kıyılarında karaya eklenecek ya da bir kanalla ayrılarak yapay ada oluşturacak şekilde dolgu alan üzerinde yapılacak Dev Proje, büyük insan ve yoğun araç hareketinin getireceği trafik yükünü, mevcut yapısıyla sahil yolu kaldırmayacak, yeni yol bağlantıları ve bunlara bağlı ortaya çıkacak yeni düzenlemeleri gerekli kılacaktır.

Her şeyden önce sit özellikli bir bölgenin kıyı kesiminde yapılacak böyle bir Deniz Ulaşımı Kompleksi; dünyada eşi olmayan tarihi zenginlik içinde aynı zamanda dünya kültür mirası izleri taşıyan, kalıntıları ve eserleri barındıran Tarihî Yarımada’nın Marmara Denizinin önemli kıyı kesiminde, Suriçi sit özelliklerini de gölgeleyecek, etkileyecektir. Zaten Avrasya Tünel Geçişinin, yüzeye çıktığı Kumkapı mevkiinde yapılan ÇIKIŞ- GİRİŞ AĞIZLARININ yol bağlantılarının oluşturduğu Ulaşım Koridoru, Aksaray Meydanını (artık belleklerde kalan) yok etmiş ve sur içi yerleşmelerini de kıyıdan koparmıştır. Dolayısıyla Yeni Limanın, belirlenen bu yerde yapılmasının getireceği sorunlar, Avrasya tünel geçişinin sur içinde yaptığı olumsuz etkiyi daha da artıracaktır. Sur içi kent yaşamında da etkisi olacaktır.
Bu yazımdan, böyle Dev Proje olarak kurvaziyer limanının ve keza Avrasya Tünel Geçişinin yapılmasına karşı olduğum sonucu çıkartılmamalıdır. Bu hizmetlerin İstanbul için aslında geç kalınmış gerekli hizmetler olduğuna inanıyorum, yapılmasından yana olduğumu da belirtiyorum, ancak Tarihî Yarımada Sit alanı bütününün ifadesi olan Sur içinde yapılmasını doğru bulmuyorum. Keza Avrasya Tüneli yüzey çıkışlarının da Sur içinde değil, örneğin pek ala Sur dışında Kazlıçeşme’de yapılabilseydi daha doğru bir çözüm elde edilmiş olurdu diye düşünüyorum. Yazıya konu olan Dev Proje için seçilen kıyı kesimine gelince, bu yerin de Sur içinde değil, sur dışında (örneğin yıllardır beklenen ve gerçekleşmeyen Zeytinburnu önlerinde) olmasını doğru buluyorum.
SONUÇ
1980’li yıllardan itibaren, iktidar gücüyle ANAP döneminde İstanbul’da kıyıların doldurulmasıyla başlatılan kentin doğal coğrafyasını değiştiren müdahaleler yapılmıştır. Yapılan kıyı dolgusu, deniz yaşamında ancak yüzlerce yıl sonra tekrar oluşabilecek canlıları/planktonları yok etmiştir.2000’li yıllardan itibaren de son on beş yıldır İstanbul kent bütünü coğrafyasında Mega/Devasa Projelerle iradî olarak çok büyük değişiklikler yapılmıştır. 

Aslında İRADÎ COĞRAFYA yaratmak, MEKÂN ORGANİZASYONU yaklaşımında anlam kazanmaktadır. Ülke- Bölge-Metropol-Kent coğrafyalarında; insan yaşamını kolaylaştırmak, zenginleştirmek, daha anlamlı kılmak adına iradî olarak doğal coğrafyaya bir müdahale yapılabilir. Ancak bu müdahalenin belli bir PLANLAMAYA göre yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla bir İRADÎ COĞRAFYA örneği oluşturacak Mega/Devasa Projeler, Ülke-Bölge-Metropol-Kent doğal yapısına aykırı, yok edici ve sair zarar verici nitelikte olmamalıdır. Ve kısaca bu iradî coğrafya yaratma temelindeki Mega/Devasa Projeler; işlevsellikleri kadar inşasının, işletme modelinin, çevreye uyumunun, ölçeğinin getireceği yükümlülükler tartışılarak yapılmalıdır ki daha iyi sonuçlar alınabilsin. Gönül isterdi ki; Yeni Kurvaziyer Liman Tesislerine ait bu Dev Proje de, ‘Mekân Organizasyonu’ yaklaşımında ve Metropolün ‘Çevre Düzeni Planı’ kararları içinde gerçekleştirilmiş olsun.
Umalım ki, bu Mega/Devasa Projenin Planlamasında ‘Tasarım’ devreye sokulsun.
Umalım ki, bu Mega/Devasa Projenin uygulanmasında, önceki Mega Projelerin ihale koşullarında ve işletme modelinde yaşanan sıkıntılar, sorunlar yaşanmasın. UMARIM…
Bu yazı bir “düş projesi” anlatımı gibi de algılanabilir.
Resimler:(1)gazete kupürü,(2)Hava fotoğrafında proje alanı,(3)(4)(5)Samatya kıyısında tarihi kale kalıntısı ve çevresi planı,kalıntı görselleri,(6)Salıpazarı galataport projesi maketi,(7)(8)(9) Miami kurvaziyer limanından görseller